MUSTAFA USTA
(SİNOP) – Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Avlama Teknolojisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Samsun, su ürünlerini avlanma döneminin 1 Eylül’de başlayacağını, bunu ilişkin Ticari Avlanma Tebliği’nin de yayınlandığını hatırlatarak, “Hamsiye kota sınırı ilk defa Türkiye Cumhuriyeti’nde bu tebliğde gündeme geldi. Peki kota nedir? Hamsiye kota getirilmesini biz bu sene uygulayarak, deneyerek, yaşayarak hayata geçirmiş olacağız” dedi.
Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Avlama Teknolojisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Samsun, Türkiye’de hamsi avına ilişkin kota getirildiğini söyledi. Hamsi avına ilişkin balıkçıların kazançlarının tartışılır olacağını belirten Samsun, şöyle konuştu:
“2024-2025 Su ürünleri avlanma dönemi 1 Eylül’de başlayacak. Buna ilişkin yasakları içeren 6/1 nolu Ticari Avlanma Tebliği yayınlandı. Bu tebliğde su ürünleriyle ilgili çok farklı sınırlamalar var. Yer yasakları, boy yasakları, zaman yasakları gibi. Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün teknik ve bilimsel tavsiye kurulu üyesi olarak bizlerin yaptığı toplantılarda aldığımız kararların bakanlıkça uygulanmasıyla özellikle hamsi için yeni bir uygulama getirildi. Hamsiye kota sınırı ilk defa Türkiye Cumhuriyeti’nde bu tebliğde gündeme geldi. Peki kota nedir? Tartışmalı olan bazı balıkçılarımızın farklı yorumlar yaptığı hamsiye kota getirilmesini biz bu sene uygulayarak, deneyerek, yaşayarak hayata geçirmiş olacağız. Bilindiği üzere hamsi son yıllarda daha az miktarda av veriyor, kısa süreli bizim sularımızda kalıyor ve kondisyon faktörü dediğimiz besililiği daha az olan, daha zayıf olan hamsilerle karşılaşıyoruz. Bu ve değişik nedenlerle artık hamsinin stoklarının korunabilmesi için çeşitli yöntemler var. Dünyada da uygulanan bu yöntemlerden birisi de kota yöntemi. Bu tebliğde yer aldı.
Kota balıkçıların kazançlarını nasıl etkileyecek?
Ancak, bu kotanın nasıl hayata geçirileceği tekne boylarına, tekne motor güçlerine göre mi yoksa olimpik sistem dediğimiz daha farklı yöntemle mi hayata geçirileceğini biz bu dönem yaşayarak göreceğiz. Sonuç olarak bütün toplumumuz, halkımızın devletin koyacağı hangi yasaklar olursa olsun onların da bilinçli olarak bu yasakları su ürünleri stoklarının sürdürülebilir olması adına yapıldığını bilmeleri, anlamaları ve bu noktada otokontrol sistemi oluşacak şekilde bilinçli tüketiciler olmalarının faydalı olduğunu bir akademisyen olarak ifade ediyorum. Kota olayı balıkçıların kazançlarını hangi düzeyde etkileyecektir? Bu konuda farklı tartışmalar var. Çünkü, balıkçılık bir rekabet işi. Tekneler birbirleriyle rekabet içerisinde. Tekne boyları, motor güçlerine göre hepsi hamsiyi buldukları yerde avlamak istiyorlar. Tabi aralarında güç farkları var. Bazı oransızlıklar var. İşte bunlar bu sene veya önümüzde birkaç yıl içerisinde denenerek daha adil bir düzeyde bir koruma yöntemi olarak hayata geçirilecek diye değerlendiriyorum.”
